Haberler

Entries for 'stb'

16
İlçe jandarma komutanı Sedat Özmen, başkan Mustafa Kürbüz'ü makamında ziyaret etti. Nazik ziyaretlerinden dolayı kendisine teşekkür ederiz.

 İlçe jandarma komutanı Sedat Özmen, başkan Mustafa Kürbüz'ü makamında ziyaret etti. Nazik ziyaretlerinden dolayı kendisine teşekkür ederiz.

 

[Devamını oku...]

16
İstiklal Marşı'mızın kabulünün 99.yılını kutluyor,milli şairimiz Mehmet Akif Ersoy'u ve milli mücadelemizin bütün kahramanlarını rahmet ve minnetle anıyoruz. Mustafa Kürbüz. Yönetim Kurulu Başkanı.

 İstiklal Marşı'mızın kabulünün 99.yılını kutluyor,milli şairimiz Mehmet Akif Ersoy'u ve milli mücadelemizin bütün kahramanlarını rahmet ve minnetle anıyoruz. Mustafa Kürbüz. Yönetim Kurulu Başkanı.

[Devamını oku...]

16
İdlip'e yardım kapmanyası neticesinde Borsamızdan kuru gıda bakliyat yardımı yapılmıştır.

 İdlip'e yardım kapmanyası neticesinde Borsamızdan kuru gıda bakliyat yardımı yapılmıştır.

[Devamını oku...]

16
Mustafa KÜRBÜZ, TOBB Ticaret Borsaları Konsey Toplantısına Katıldı.

 Mustafa KÜRBÜZ, TOBB Ticaret Borsaları Konsey Toplantısına Katıldı.

Başkan Mustafa KÜRBÜZ Tarım ve Hayvancılık ile ilgili sorun ve çözüm önerilerin yer aldığı bir raporu Konsey toplantısında sundu.

TOBB Başkanı M.Rifat HİSARCIKLIOĞLU'nun ev sahipliğinde gerçekleşen Konsey Toplantısına Ticaret Bakanı Ruhsar Pekcan, Tarım ve Orman Bakanı Bekir Pakdemirli katıldı.

Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği (TOBB) Başkanı Rifat Hisarcıklıoğlu, atıl durumdaki hazine ve şahıs arazilerinin arazi bankacılığıyla kiralanarak üretime kazandırılması gerektiğini belirterek, "Ölçek ekonomisine geçmeliyiz. Zira bu devirde ayakta kalmak istiyorsan, çok üretecek, çok alacak, çok satacaksın. Bu devrin kuralı bu." dedi. ​
Hisarcıklıoğlu, TOBB'da düzenlenen Ticaret Borsaları Konsey Toplantısı'nın açılışında yaptığı konuşmada, Ticaret Bakanı Ruhsar Pekcan, Tarım ve Orman Bakanı Bekir Pakdemirli ile birlikte üretimin, tarımın ve ticaretin nasıl artırılacağına yönelik istişarelerde bulunacaklarını söyledi.

Tarım ve hayvancılığın ihmal edilmemesi gereken bir alan olduğunu ifade eden Hisarcıklıoğlu, dünyada orta gelir grubunun büyümeye devam ettiğini ve tüketimin giderek daha çok arttığını bildirdi.

Hisarcıklıoğlu, Türkiye'nin çevre coğrafyasında 2 milyar kişinin yaşadığına dikkati çekerek, 500 milyar dolarlık gıda, tarım ve hayvancılık ürünü ithal edildiğini dile getirdi.

Türkiye'nin elinde "müthiş bir imkan" bulunduğuna işaret eden Hisarcıklıoğlu, "Tüm bu coğrafyayı biz doyurabiliriz. Böylece hem para hem de stratejik güç kazanırız. Dünyayı doyuran kim ise dünyanın lider ülkesi de odur. Dünya gıda pazarı 1,5 trilyon dolar büyüklüğünde, Türkiye’nin buradan aldığı pay 18 milyar dolar, sadece yüzde 1,2 oranında. Potansiyelimizin çok altındayız. Bizce burada ilk önemli nokta, ürettiğini satma modelinden, satacağını üretme modeline geçmemiz gerektiğidir." diye konuştu.

Hisarcıklıoğlu, tarımda ve hayvancılıkta girdi maliyetlerini düşürmek için mutlaka birlikte üretim modeli uygulanması gerektiğine işaret ederek, sözleşmeli üretim modelinin yaygınlaştırılması gerektiğini anlattı.

Atıl durumdaki arazilere değinen Hisarcıklıoğlu, "Atıl durumda bulunan hazine ve şahıs arazileri, arazi bankacılığıyla kiralanarak üretime kazandırılmalı. Ölçek ekonomisine geçmeliyiz. Zira bu devirde ayakta kalmak istiyorsan çok üretecek, çok alacak, çok satacaksın. Bu devrin kuralı bu." ifadelerini kullandı.

-"Türk tarımının 50 yıllık rüyası gerçekleşti"
Hisarcıklıoğlu, lisanslı depoculuğun çıkmasını sağladıklarını anımsatarak, bunun daha da gelişmesi için devletin de yatırım, kira, lojistik ve analiz destekleri temin ettiğini söyledi.

Hem ticaret borsaları hem de girişimcilerin gayretleriyle lisanslı depoculuk yatırımlarının hızla arttığını belirten Hisarcıklıoğlu, şöyle konuştu: "Türk tarımının 50 yıllık rüyası, benim de 15 yıllık rüyam gerçekleşti. Hükümetimizin ve bakanlıklarımızın da desteğiyle Ürün İhtisas Borsasının kuruluşunu tamamladık. Lisanslı depodan alınan ürün senetleri, Ürün İhtisas Borsasında artık alınıp satılabiliyor. TOBB ve Türkiye'nin dört bir yanındaki 113 ticaret borsamız, tarım ve hayvancılık sektörünü daha da geliştirecek projeler ve çalışmalar yürütüyoruz. Dünyadaki dijital dönüşüme paralel olarak ticaret borsalarını geliştiriyoruz. Hazırladığımız tescil yazılımı sayesinde, ticaret borsalarını ilgili pek çok kurumla entegre hale getiriyoruz."

Hisarcıklıoğlu, coğrafi işaretler konusunda da odalar ve borsaların Türkiye'de en aktif çalışan kuruluşlar olduğunu ifade ederek, "Şu an coğrafi işaretli ürünlerin yüzde 40'ının tescili oda ve borsalarımız tarafından yapıldı. 3 coğrafi işaretli ürünümüzün, Gaziantep baklavası, Aydın inciri ve Malatya kayısısının Avrupa'da tescillenmesini sağladık. Avrupa'da birçok ürünümüz tescil sırasında beklemektedir. Ayrıca, coğrafi işaretli ürünlerin üretiminin, ticaretinin ve tüketiminin artması için de ülke genelinde uğraşıyoruz. Ticaret borsalarımızla birlikte, tarım ve hayvancılıktaki dönüşümün gerçekleşmesi için çalışmayı sürdüreceğiz." değerlendirmesinde bulundu.

-Tarım ve Orman Bakanı Bekir Pakdemirli

Tarım ve Orman Bakanı Bekir Pakdemirli de Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi ile çok pratik iş yapma imkanına kavuştuklarını söyledi.

İlgili bakanlarla hızlı koordinasyon sağlandığını ve çok hızlı netice aldıklarını ifade eden Pakdemirli, "Çözülmesi gereken ne varsa çözüyoruz. İş dünyamıza, vatandaşlarımıza hizmet etmekle yükümlüyüz. İş dünyamızın daha büyütülmesi ve istihdamın artması için daha fazla motive edilmeye, bizler tarafından daha iyi yön verilmeye ihtiyaç var. Bu sebeple de biz iş dünyamıza nasıl destek veririz, iş dünyası nasıl bir kişiyi daha istihdam eder, nasıl iş adamlarımız daha çok para kazanır, işlerini daha düzgün yapabilirler, nasıl daha iyi vizyon çizebiliriz noktasında gayret gösteriyoruz." diye konuştu.

Pakdemirli, tarımın savunma sanayisinden çok daha önemli olduğuna işaret ederek, şöyle konuştu: "Tarım, siyasete alet edilecek bir konu değil. Tükettiğimiz yiyecekleri günlük siyasete alet etmememiz gerekiyor. Ne yazık ki süregelen buğday ve saman tartışmalarını trajikomik buluyorum. Her yerden bir lafın veya bir matematiğin sadece bir tarafı cımbızla çekilerek, 'Türkiye ne halde' deniyor ve ne yazık ki üreticimizi bu işten yıldırmaya çalışıyorlar. Türkiye, bu alandaki nüfusun azalmasına rağmen tarımda istikrarlı şekilde büyümesini sürdürüyor. İstikrarlı şekilde büyüyen sektör olarak tarım kendisini göstermiş durumda."

Bakanlık olarak geçen yıl Tarım Orman Şurası'nı topladıklarını anımsatan Pakdemirli, Türkiye'de tarımın futboldan daha fazla konuşulan ve yorum yapılan bir konu olduğunu ile getirdi. Pakdemirli, şuradan çıkardıkları dersleri iş planı haline getirerek kamuoyuyla paylaştıklarını belirterek, bu süreçte 5 yıllık iş planıyla şuranın 5 yılda bir tekrarlanmasını ve 25 yıla ışık tutmasını hedeflediklerini anlattı. Cumhuriyet tarihinin en önemli kampanyalarından birini düzenleyerek Geleceğe Nefes Kampanyası'nı yaptıklarına işaret eden Pakdemirli, bu sayede 1 milyonun üzerinde insanın 13 milyonun üzerinde fidanı toprakla buluşturduğunu hatırlattı.

Pakdemirli, lisanslı depoculuk çalışmalarını tarımda başarı olarak gördüğünü vurgulayarak, şu değerlendirmede bulundu: "Tarımdaki gelişim alanlarından bir tanesi de ürünün tarladan sonraki süreçlerinin iyi idare edilmesidir. Bu süreçlerin iyi idare edilmesindeki koşullardan biri de lojistiğin, saklama koşullarının ve fiyat istikrarının sağlanmasıdır. Bu anlamda, ürün ihtisas borsaları, lisanslı depoculuk, gelir garantili ürün sigortalarının çiftçilerle tanıştırılması söz konusu olacaktır. ABD'de de bunlar var. Yeter ki ürün ihtisas borsalarımız yeterli derinliğe kavuşsun. Bundan böyle artık üreticilerimiz, daha ekimini yaparken kaç liraya ürünü satacağını yarına yönelik biliyor olacaklar. Bunu son derece önemsiyorum. Bu, geleceğe daha güvenle bakan üreticiler anlamına geliyor."

Pakdemirli, coğrafi işaretler ve markalaşmanın da son derece önemli olduğunu aktararak, şunları kaydetti: "En basit ürünlere dahi mutlaka bir anlam yüklüyor olmamız lazım. Kraliçe Elizabeth Bursa'nın siyah incirini yiyince bu ürünün fiyatı arttı. Ürünlerin üzerine hikayeler ve anlamlar yükleyerek Türk ürünlerini satıyor olmamız lazım. Türkiye sağlıklı ve GDO'suz ürünler üreten bir ülkedir. İşlenmiş gıdada çok önemli potansiyelimiz var. Her türlü işlenmiş gıdanın yapılması, üretilmesi ve pazarlanması konusunda iş adamlarımızın dün olduğu gibi bugün de yarın da emrine amadeyiz."

-Ticaret Bakanı Ruhsar Pekcan

Ticaret Bakanı Ruhsar Pekcan da ihracatta rekorlar kırdıklarını, bunda ticaret borsalarının katkısının da büyük olduğunu söyledi.

Gerek hayvancılık ve tarım ticaretinde gerekse ihracatta ticaret borsalarının yerelde yaptığı çalışmaların son derece önemli olduğunu ifade eden Pekcan, "Lisanslı depoculuğu geliştirdik. Şu anda 183 firma lisans için izin almış, 91'i hali hazırda aktif durumda. Lisanslı depo kapasitemizi 4,8 milyon tona çıkardık, hedefimiz 10 milyon tona çıkarmak. Ürün İhtisas Borsasını da Temmuz 2019 itibarıyla açtık ve burada da elektronik ortamda yer değiştirmeden tek bir platformda ürün ticaretinin yapılmasını mümkün kıldık." diye konuştu.

Ticaret borsalarından bulundukları il ve ilçelerde kooperatifleşmeyi desteklemelerini beklediklerini vurgulayan Pekcan, kooperatifleşme sayesinde yerel, yöresel ve coğrafi işaretli ürünlerin hem ticaretinin hem de ihracatının artırılabileceğini bildirdi.

Pekcan, Ticaret Bakanlığının teknolojik gelişime son derece önem verdiğine işaret ederek, ihracat destekleriyle ilgili işlemleri yılbaşından itibaren tamamen elektronik ortama aldıklarını hatırlattı.

Ayrıca, yurt dışı temsilciliklerle ilgili "Müşavire Danışın" hattını uygulamaya aldıklarına dikkati çeken Pekcan, sistem üzerinden artık ticaret müşavirlerine dünyanın neresinde olursa olsun ulaşılabildiğini, ticaret borsalarının da bu sistemlerden yararlanması gerektiğini dile getirdi.

Pekcan, "Sanal Ticaret Akademisi"ni de başlattıklarını hatırlatarak, kurgulanan ve hayata geçirilen internet sitesinde ticaretin her aşamasını kapsayan yoğun bilgi olduğunu ifade etti.

Girişimcilikten ihracata, desteklerden uluslararası ticaret kurallarına kadar her türlü eğitimi online olarak verdiklerini belirten Pekcan, ticaret borsaları üyelerinin ve borsa çalışanlarının da bunları kullanmasını istediklerini kaydetti.

Pekcan, ihracat destek ofislerini kurduklarını anımsatarak, "Teknolojik atılımlarımızla iş dünyasının her zaman yanındayız." değerlendirmesinde bulundu.

- "Tarımda köklü dönüşüm yapılmalı"

Ticaret Borsaları Konsey Başkanı ve Konya Ticaret Borsası (KTB) Başkanı Hüseyin Çevik de tarım ve gıdanın stratejik sektör olarak ulusal güvenlik kadar değer kazandığına dikkati çekerek, tarım sektöründe köklü dönüşümlerin yapılmasının kaçınılmaz olduğunu söyledi.

Sektörün önünü açacak, ülkeyi tarımsal üretim ve ticaretinde ileriye taşıyacak sorunların çözüme kavuşturulması gerektiğini vurgulayan Çevik, şunları kaydetti: "Desteklemeler, tarımsal elektrik, girdi maliyetleri, tarımsal istihdam, tarımsal sulama, havzalar arası su transferi, stratejik ürün buğday ekim alanlarındaki azalma, hayvancılık ve hayvansal üretimdeki girdi maliyetleri, finansal desteklemeler, lisanslı depoculuğun etkin kullanımı, tarımsal üretim ve ticaretinde teknolojik ve dijital dönüşüm gibi alanlardaki sorunlar sektörümüz tarafından çözüme kavuşturulmayı bekliyor. Tarıma dayalı sanayimizin fiyatlandırma üzerinden yapılan manipülasyonları dengelemek için serbest piyasa koşullarında üretiminin devamı sağlanmalı."

[Devamını oku...]

16
Başlatılan BAHAR KALKANI HAREKATI'na desleklerimiz

 Başlatılan BAHAR KALKANI HAREKATI'na desleklerimiz ve tüm şehitlerimize başsağlı yaralı askerlerimize acil şifalar dilemek için ilçe jandarma komutanlığını ziyaret ettik. Ziyarete Yönetim Kurulu başkanı Mustafa Kürbüz, Başkan Yardımcısı Hüseyin Sarısakal ve Genel Sekreter Levent Akkaş katıldı. İlçe Jandarma Komutanı Sedat Özmen ziyaretten duyduğu menmuniyeti ve duyguyu dile getirdi. Sivil toplum kuruluşları ve halkın desteğinin önemine vurgu yaptı. Yönetim Kurulu Başkanımız Devletimizin ve askerimizin yanındayız, Allah Tüm şehitlerimize rahmet ailelerine sabırlar yaralılarımıza acil şifalar dileyerek İlçe Jandarma komutanlığına Türk Bayrağı hediye etti.

[Devamını oku...]

02
İdlip'te şehit olan askerlerimiz ve tüm şehitlerimiz için 1 dakikalık saygı duruşu ve İstiklal Marşı okunmuştur

 İdlip'te şehit olan askerlerimiz ve tüm şehitlerimiz için 1 dakikalık saygı duruşu ve İstiklal Marşı okunmuştur. Akabinde basın açıklaması yapılmıştır.

Değerli basın mensupları, Hepiniz hoş geldiniz.

Şu an 81 İl’de Türkiye’nin önde gelen 30’a yakın meslek örgütü, sendika konfederasyonu ve sivil toplum kuruluşu, hep birlikte bu açıklamayı yapıyoruz
Bizler, her kritik dönemde milletimizin ve devletimizin yanında durduk
Üstlendiğimiz sorumluluğun hakkını vererek hareket ettik
Bugün de, İdlib’te gerçekleşen hain saldırıya ilişkin, ortak tepkimizi gösteriyoruz
Öncelikle vatanın huzuru, güvenliği ve mazlumları müdafaa etmek üzere üstlendikleri görevde şehit olan tüm kahraman askerlerimizin ruhları şad olsun
Rabbim şehitlerimizin mekânını cennet, eylesin
Yakınlarına sabır ve metanet, yaralılarımıza acil şifalar nasip eylesin. Milletimizin başı sağ olsun
Askerlerimiz İdlib’de, hem ülke sınırlarımızı ve hem de mazlumları korumaktaydı
Zira Suriye’de yaşanan zulümlere, yüzbinlerce sivilin zalimce katledilmesine, milyonların evinden, toprağından sürülmesine, dünya sessiz kaldı
Türkiye’nin barış ve huzur odaklı çabalarıysa, ne yazık ki, pek çok ülkede karşılık görmedi
Buradan tekrar sesleniyoruz
Karşımızda, insanlıktan nasibini almamış, tüm ahlaki, insani ve dini değerleri hiçe sayan, kendi yurttaşlarını bile topraklarından eden, canlarına kasteden, zihniyete sahip bir rejim bulunuyor
Suriye’yi her geçen gün daha da ağır bir yıkıma sürüklüyor
İşte rejim güçleri son olarak da, yapılan anlaşmalara uymayarak, askerlerimizi kalleşçe pusuya düşürdü
Bu saldırı, asla kabul edilemez
Dolayısıyla, masum insanları katleden ve ülkemizin güvenliğine de açık tehdit oluşturan bu rejim unsurlarına karşı sessiz kalmamız beklenemez
Tarihi ve kültürel bağlarımız bulunan, rejimin zulmünden kaçan Suriyeli kardeşlerimizin yaşama hakkını korumak tarihi, insanı ve vicdani sorumluluğumuzdur
Türk Devleti ve Ordusu, bugüne kadar, Fırat Kalkanı, Zeytin Dalı ve Barış Pınarı harekâtıyla terör örgütlerine ve destekçilerine gereken cevabı en güçlü şekilde vermiştir
Elbette bu acımasız saldırının sahipleri bunun bedelini ödeyecektir
“Bahar Kalkanı” harekâtıyla da bu bedeli ödemeye de başlamışlardır.
Şunu da herkes bilsin ki, biz, her türlü zorluğu aşmasını bilen bir milletiz
Mevzubahis vatan olunca, tüm siyasi ve fikri ayrılıkları bir tarafta bırakırız
İşte şimdi de birlik ve beraberlik içinde hareket ediyor, sabır ve dayanışma gösteriyoruz
Ülkemizin menfaatlerini her şeyin üstünde tutuyoruz
Bugün her zamankinden daha güçlü şekilde biriz, bütünüz ve birlikteyiz
Türkiye’nin tüm kesimlerini temsil eden Mesleki ve Sivil Toplum Örgütleri olarak, bayrağımızın altında kenetlendik
Katil rejime karşı kararlı şekilde mücadele eden devletimizin ve kahraman ordumuzun yanındayız
Alınacak her kararın, atılacak her adımın arkasındayız
Cenabı Hak ülkemizi korusun, milletimizin birliğini ve dirliğini muhafaza etsin, ordumuzu muzaffer kılsın.

[Devamını oku...]

Sayfa 75 / 122İlk   Geri   70  71  72  73  74  [75]  76  77  78  79  İleri   Son   
Yazdır